Cumhuriyetimizin 100. Yılına 2023 Yılına Güçlü Bir Şekilde Emin Bir Şekilde Ak Ellerle İlerlemek

Cumhuriyetimizin 100. Yılına 2023 Yılına Güçlü Bir Şekilde Emin Bir Şekilde Ak Ellerle İlerlemek

AK Parti Kars Milletvekili Aday Adayı Dr. Alpaslan Yüce, Karslı hemşerilerine seslendi.

Cumhuriyetimizin 100. Yılına 2023 Yılına Güçlü Bir Şekilde Emin Bir Şekilde Ak Ellerle İlerlemek

Volkan KARABAĞ / karsmanset.com

AK Parti Kars Milletvekili Aday Adayı Dr. Alpaslan Yüce, Karslı hemşerilerine seslendi.

AK Parti Kars Milletvekili Aday Adayı Dr. Yüce, “Cumhuriyetimizin 100. Yılına 2023 Yılına Güçlü Bir Şekilde Emin Bir Şekilde Ak Ellerle İlerlemek” başlıklı yazısı:

Türkiye ekonomisi, 1980 sonrası süreçte dışa açık ihracata dayalı büyüme modeline geçti. Bu çerçevede serbest piyasa ekonomisinin gerektirdiği kurumsal yapılar oluşturuldu ve 1989 yılında kabul edilen 32 sayılı kanun hükmünde kararname ile parasını konvertibl paralar arasına kattı.

Ancak 1990’lı yıllarda ekonomiye dışarıdan yapılan askeri ve sivil müdahaleler, ekonominin rasyonaliteden uzak olarak yönetilmesi ve ahbap-çavuş kapitalizmin hakim olmasından dolayı beklenen ekonomik performans gerçekleştirilemediği gibi Türkiye ekonomisini derinden etkileyen krizler de yaşandı. Özellikle bankacılık sisteminde faaliyet gösteren bazı bankaların uluslar arası standartlarla uyuşmayacak şekilde faaliyette bulunmaları, bankaların topladıkları mevduatları yurt içerisindeki reel sektör firmalarına aktarmak yerine yüksek faizlerle devlete borç vermesi kaynakların önemli oranda israf edilmesine neden olmuştur. Kısaca 1990’lı yıllar boyunca hem devletin hem de ekonominin ehil olmayan ellerde yönetilmesinden dolayı bu yıllar Türkiye’nin kayıp yılları olarak tarihe geçecektir.

2000’li yılların hemen başında halkın teveccühüyle iktidara gelen AK PARTİ, öncelikle ekonomide güven ortamı oluşturarak ekonomide çok önem arz eden istikrarı sağlamıştır. Yüksek oranlı faiz oranları hızlı bir şekilde düşmüş ve 1990’lı yıllarda faiz ödemeleri şeklinde ekonomide sadece bazı kesimlere aktarılan kamu kaynakları halkın hizmetine sunulmuştur. Cumhuriyetin kuruluşundan 2000’li yıllara kadar ancak yapılan birçok hizmet AK PARTİ döneminde 13 yıllık iktidar döneminde gerçekleştirilebilmiştir. Otoyollar, havaalanları, hastaneler, evde bakım hizmetleri, çalışan annelere sağlanan kolaylıklar, özel sektör tarafından istihdam edilmeyen düşük gelirli vatandaşların kamu tarafından İŞ KUR vasıtasıyla istihdam edilmesi, 2006 yılında kurulmaya başlanan bölgesel Kalkınma Ajansları vasıtasıyla yatırım yapmak isteyenlere sağlanan proje ve yatırım destekleri, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı eliyle çiftçilere sunulan hibeler, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) vasıtasıyla yatırımcılara sunulan hibeler ve daha sayılamayacak kadar çok hizmet ve destek AK PARTİ tarafından vatandaşlarımıza sunulmaktadır. AK PARTİ’nin yapmış olduğu bunca hizmet aynı zamanda kamu bütçesinde açıklara da neden olmamıştır. Bugün uluslar arası kuruluşların özellikle altını çizdiği gerçek Türkiye’de kamu maliyesinin çok sağlam temellere sahip olmasıdır. Bu durum kamu ve ekonomi yönetiminin emin ve ehil ellerde olmasından dolayıdır.

13 yıllık iktidarı döneminde AK PARTİ ekonomide hızlı bir büyüme sürecini sağlamış ve kişi başına düşen geliri 3000 dolar civarından 10.000 dolar civarlarına çıkarmayı başarmıştır. Uluslar arası alanda yaşanan krizlere rağmen ekonomide bir iki yıl hariç büyüme devamlı artmıştır. Son bir iki yıldır büyümenin yavaşlamasının temel nedenlerinden birisi dış piyasalardaki daralmadır. Büyük ihracat pazarlarımızdan birisi olan Avrupa Birliği’ndeki ülke ekonomilerinde yaşanan durgunluğun Türkiye ekonomisine olumsuz yansıması doğaldır. Ancak dünyanın birçok ülkesinde yaşanan ekonomik krizlere ve durgunluklara rağmen Türkiye’de riskler olmasına rağmen ekonominin temelleri hala sağlamdır.

2023 yılı Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılıdır ve Türkiye’yi uluslar arası alanda hak ettiği yere taşımaya kararlı olarak AK PARTİ, 100. yıl için de önemli hedefler tayin etmiştir. Bugün Türkiye ekonomisi dünyanın 16. büyük ekonomisidir ve 2023 hedefi ilk 10 büyük ekonomi içerisinde yer almaktır. 2023 için belirlenen diğer ekonomik hedefler ihracatın 500 milyar dolara yükseltilmesi, işsizlik oranının %5 düzeyinin altına düşürülmesi, bölgeler arası gelişmişlik farklarının azaltılması, yoksullukla mücadelede daha etkin politikaların uygulanması, kadınların iş gücü içindeki oranının %38’ler düzeyine yükseltilmesi, AR-GE’de dünyanın ileri gelen ülkeleri arasına katılması için bilim ve teknolojiye kaynak ayrılması ve daha burada sayılamayacak kadar birçok hedef vardır. Hedeflere ulaşmak için asıl olan kararlılıktır ve AK PARTİ iktidara geldiği günden bugüne kadar başardıklarıyla bu kararlılığa sahip olduğunu kanıtlamıştır.

Ekonominin önündeki riskler konusunda AK PARTİ gerekli hassasiyete sahip midir ve gerekli önlemler alınmakta mıdır? Bu sorunun cevabı kuşkusuz evettir. Bugün büyümenin önündeki en büyük risklerden birisi cari açık problemidir ve cari açığın temel iki yapısal nedeni de ara malı ve enerji ithalatının yüksek olmasıdır. Büyüyen ve genç nüfusa sahip bir ekonomide girişimciler daha çok yatırım yapmak istedikçe daha fazla ara malı ve enerjiye ihtiyaç duyulmaktadır. Ara malı ithalatıyla ilgili sorunun çok iyi farkında olan Ekonomi Bakanlığı hazırladığı “Girdi Tedarik Stratejisi” ile bu sorunun çözümü için gerekli adımları atmıştır. Hazırlanan stratejik planlarla ara malı ithalatını azaltıcı önlemler alınmaya başlanmıştır ve enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için de 2023 yılına kadar iki nükleer santralin kurulmasına hükümetçe karar verilmiştir. Ekonomide kırılganlık yaratabilecek bir diğer sorun özel kesimin yurt dışı borçlarıdır. Özel sektörün yurt dışı borçlarının arttığı doğrudur ancak bunun temel nedeni yatırım iştahı yüksek olan reel sektör firmalarının ihtiyaç duyduğu kaynağın yurt içerisindeki tasarruflarla sağlanamamasıdır. Burada dikkat edilmesi gereken husus bu borçların önemli bir kısmının uzun vadeli, çok az kısmının kısa vadeli olmasıdır. Dolayısıyla şuan borçların çevrilmesiyle ilgili bir sıkıntı söz konusu değildir.

AK PARTİ iktidarı bölgesel gelişme farklılıklarını gidermek için de girişimlerde bulunmaktadır. Bu amaçla Ekonomi Bakanlığı yeni teşvik sistemi geliştirmiş ve bölgelerde yapılacak yatırımlara önemli avantajlar sağlamaya başlamıştır. Kars 6. Bölge içerisindedir ve en fazla teşvik 6. Bölgeye verilmektedir. Ekonomi Bakanlığı’na göre teşvik kapsamında, KDV İstisnası, Gümrük Vergisi Muafiyeti, Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği, Gelir Vergisi Stopajı (sadece 6. Bölgeye has), Sigorta Primi Desteği (sadece 6. Bölge için), Faiz Desteği (3., 4., 5., 6. Bölgelerde), Yatırım Yeri Tahsisi, ve KDV İadesi araçları kullanılmaktadır. Bölgelerdeki yatırımcıların teşvik sisteminden yeterince yararlanabilmeleri için bölgelerdeki kamu ve sivil toplum kuruluşlarının yatırımcıları bilgilendirmeleri gerekir.

AK PARTİ, ekonomide hızlı bir gelişmenin sağlanabilmesi için hem ulusal hem de bölgesel düzeyde önemli katkılar sağlamanın yanında Türkiye ekonomisinin karşı karşıya kaldığı risk ve fırsatların farkındadır ve her türlü önlemi almaktadır. AK PARTİ ekonomide yapısal dönüşümleri gerçekleştirerek ekonomiyi modern dünyanın gerektirdiği teknolojik düzeye taşımak ve ülkenin uluslar arası rekabetçiliğini artırmak için de girişimlerde bulunmaktadır. Milli gelirden Araştırma – Geliştirme Faaliyetleri için ayrılan pay AK PARTİ döneminde iki katına çıkmıştır.

Kısaca 2023 hedeflerine odaklanan bir AK PARTİ bugüne kadar altına imza attığı başarılarla “yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” demekte ve stratejilerini buna göre belirlemektedir. Dünyanın en büyük havaalanının yapılması, ülkenin her yerinin hızlı tren hatlarıyla örülmesi, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi AK PARTİ’nin Türkiye’yi geleceğe emin adımlarla hak ettiği şekilde taşıyacağının göstergesidir. 

Önceki ve Sonraki Haberler