İşte Karslı kadınların ilacı!

İşte Karslı kadınların ilacı!

Kars’ın İstasyon Mahallesinde ikamet eden ve yaşları 40-65 arası değişen ev hanımları, 6 aylık kursun sonunda el emeği güz nuru emeklerini sergilediler. Torunlarına hediyelik, kızlarına çeyizlik ürünler yapan kadınların birçoğu kursa uzun yıllardır geliyor. 7 yıldır kursu hiç aksatmadan gelen kadınlar ise bu kursa gelerek huzur bulduklarını söylüyorlar. “Bu kurs bize ilaç gibi” geliyor diyen kadınların mutluluğu sergi açılışında da yüzlerine yansıdı. Kurs gördükleri binanın küçük ve elverişsiz olmasına rağmen burada yakaladıkları mutluluğu ifade etmekte bile zorlandıklarını belirtiyorlar.

Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan 3 ayrı yerdeki kurslara katılan 45 kadın, 6 ay boyunca öğretmenlerden el nakışı, giyim ve çeşitli el sanatları konusunda kurslar aldı. 6 aylık kursun sonunda ürettikleri eserlerini üç ayrı yerde sergileyen kadınlar, yaptıkları ürünleri satarak aile bütçelerine az da olsa katkında bulunuyorlar. Çoğunluğunu orta yaşlı ev hanımlarının ürettikleri el elemeği göz nuru eserler, daha önümüzdeki ay Kars’ta başlayacak olan Kars Kültür Festivalinde Valilik tarafından organize edilecek program kapsamında sergilenerek satışları gerçekleştirilecek. Kadınlar festivalde satacakları eserleri ile ev ekonomilerine katkıda bulunacaklar.

Kursların sona ermesiyle birlikte öğrenci ve öğretmenler tarafından üretilen esereler açılan sergi ile görücüye çıkartıldı. Sergilerin açılışı Milli Eğitim Şube Müdürü Yener Kaya, Halk Eğitim Merkezi Müdürü Acihan Koçoğlu ve Müdür Yardımcısı Yakup Uluman tarafından yapıldı.

YAYGIN EĞİTİM FAALİYETLERİ

Halk Eğitim Müdürü Acihan Koçoğlu, “Arkadaşlarımız 1 yıl süresince yaptığı el sanatlarını burada sergilemektedir. Hayat boyu öğrenme, yaygın eğitim faaliyetlerini de gerçekleştirmektedir. Sergi bu mahallede yaşayan insanların daha çok ilgisini çekmektedir. Her yıl sonunda böyle sergiler yapılmaktadır. Sergide ev mefruşatı, nakış var. Arkadaşlarımız yarım kalmış kumaş parçalarını bir araya getirerek bir sanat eseri çıkarmaya çalışmışlar. Bunları evlerinde kullanıyorlar. Bazı arkadaşlarımız yaptıklarını satarak aile bütçelerine katkıda bulunuyor.” dedi.

MUTLU BİR ORTAM

Kurs Öğretmeni Nazlı Aydemir de, “Ben 53 yaşındayım, 3 çocuğum var. 25 ev hanımı öğrencimiz var. Hem boş zamanlarını değerlendirmek hem de aile bütçelerine katkıda bulunmak amacıyla evde olan kumaşları değerlendiriyorlar. Mesela pikeler yapıyorlar. Yaptıkları ürünleri bazen satıyor, bazen kendi evlerinde kullanıyorlar. Şuan yatak örtüleri, bebek örtüleri, bebek yatak örtüleri, el işleri, oda takımları, salon takımları kanaviçeler var. Sipariş üzerine işlemeler yapıyoruz. Aslında yapılan ürünler el emeği, göz nuru bu nedenle insan satmaya kıyamıyor ama dediğim gibi ev bütçesine katkı olması açısından satılabiliyor da. Fiyatlar işe göre, işçiliğe göre değişiyor. Çalışmalarımız zor oldu. 25 kişilik bir grupla çalıştık. Ortam küçük, imkanlar kısıtlı, sobalı yerdeyiz. Elimizden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştık. Bu kurs aynı zamanda sohbetimizi arttırdı. Bir nevi tedavi burası. Hanımlar diyor ki hem gelip arkadaş ediniyoruz, hem sohbet ediyoruz hem de bir şeyler üretiyoruz. Burada çok güzel motive oluyoruz diyorlar. Öğleden sonra saat 1’de başlayıp akşam 5’e kadar devam ediyoruz. Bu yaygın eğitim. Halk Eğitim’e bağlı. Sigortamız var. Kursiyerler para almıyor ama yapılanlar istendiği takdirde satılabiliyor. Kursiyerler el becerilerini geliştiriyor bu sayede. Bildiklerini tekrarlamış oluyorlar ve böylece unutmuyorlar. Birine hediye götürmek istiyorlar mesela hemen yapıp gönderiyorlar. Çok masrafa girmeden ailelerine katkı dahi sağlayarak bu işi yapıyorlar. Psikolojik olarak da bayanlarımız burada motive oluyorlar. Bir diğer husus, evde var olan eski kıyafetleri değerlendirmeyi sağlıyorlar.” diye konuştu.

GÜNÜMÜZ ÇOK GÜZEL GEÇİYOR

Kursiyerlerden Selvi Aydın, “60 yaşındayım, 3 çocuğum ve 3 torunum var. Burada kursa geliyorum, tam 7 senedir gelip gidiyorum. Burada çok güzel şeyler yaptım. Yatak örtüsü, oda takımı, nevresim, battaniye, örgü, iğne oyası yaptık. Ben bunları satmadım, satmam da gelinlerime, torunlarıma vermek için hazırlıyorum. Burada sohbetler ediyoruz. Birbirimizle şakalar yapıyoruz. Birbirimizden yemek tarifleri alıyoruz, çay içiyoruz. Pasta, börek yapıp getiriyoruz. Günümüz çok güzel geçiyor. Sonbaharda başladık. Birçok el işi yaptık bunun yanında güzel vakit geçirdik. Zaman zaman sohbet ettik. Çeşitli örtüler, kullanılmayan kumaşlardan kırk yamalar yaptık. İsteyen olursa sipariş alıyoruz.” şeklinde konuştu.

ARKADAŞLAR ÇOK GÜZEL İŞLER ÇIKARDILAR

Makine Nakış Dalı Kurs Hocası Serin Gülmenter, “Ağırlık olarak eski giyilmeyen kıyafetleri değerlendiriyoruz. Onların nasıl değerlendirilebileceğini hanımlara gösteriyoruz.  Arkadaşlar çok güzel işler çıkardılar.” dedi.

TORUNLARIM İÇİN KURSTAYIM

Kibare Çakan da şunları söyledi:

“57 yaşındayım. 4 çocuğum, 7 tane torunum var. Kursa gelip kendimi geliştirdim. 7 yıldır geliyorum, kızıma çeyiz hazırladım. Şuan torunlarıma yapıyorum. Kursumuz çok güzel, arkadaşlarla diyaloğumuz çok güzel. Burada insan kendini çok rahat hissediyor. El işini çok seviyorum. Burası güzel bir ortam, stres atmak için bire bir. Buraya gelmediğimiz zaman kendimizi kötü hissediyoruz. Kırk yamadan pikeler, salon takımı, terlik çantası yapıyorum.”

BURASI İNSANA GERÇEKTEN İLAÇ GİBİ GELİYOR

Döne Doğanay’un duyguları ise şöyle:

“Burası insana gerçekten ilaç gibi geliyor. İnsanın deşarj olması için çok iyi bir yer. Çay saatlerimiz var, kek börek getirip yediğimiz zamanlarımız var. Eşlerimiz bu durumu olumlu karşılıyor, zaten öğleden sonra evde olmuyorlar. Biz hanımlar evde kalacağımıza gelip burada zaman geçiriyoruz. Evimizin işini aksatmadan arta kalan zamanlarda üretmek üzere buraya geliyoruz.” kha