Tepkiler gecikmedi: “Karayolları’nın işleri ya da Albay Lake Köprüsünün taşlarını kim çaldı?”

Tepkiler gecikmedi: “Karayolları’nın işleri ya da Albay Lake Köprüsünün taşlarını kim çaldı?”

Kars Manşet Gazetesinin “Tarihi Taş Köprünün taşları Arpaçay Kaymakamlığında bulundu” başlıklı haberine tepkiler gecikmedi.

Volkan KARABAĞ / KARS MANŞET

Kafkasya Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Merkezi Derneği Başkanı, Araştırmacı Yazar Erkan Karagöz, Taş Köprü olarak bilinen Albay Lake Köprüsü’nün iki başında olan ve bugün 2’sinin Arpaçay Kaymakamlığı önündeki Atatürk Anıtında bulunan dikmelerin geri getirilmesini istedi.

Karagöz, iki gün önce haber konusu olan ve Karayolları 18. Bölge Müdürlüğünden konuyla ilgili bir açıklama yapılmamasının üzüntü verici olduğunu söyleyerek, kendisinin de 2017 yılında Kars Müze Müdürlüğüne bu taşlarla ilgili ihbarda bulunduğunu ve aradan geçen 2 yıllık süre zarfında hiçbir gelişme olmadığını söyledi.

Kafkasya Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Merkezi Derneği Başkanı, Araştırmacı Yazar Erkan Karagöz, konuyla ilgili olarak “Karayolları’nın işleri ya da Albay Lake Köprüsünün taşlarını kim çaldı?” başlıklı gazetemize bir açıklama yaptı.

Karagöz’ün gazetemize yaptığı açıklama şöyle:

“Kars Manşet Gazetesi, Karayolları Bölge Müdürlüğünün yaptığı bir çalışmayla; Kars’ta bulunan nadir İngiliz sivil mimarisinin örneklerinden biri olan Albay Lake Köprüsü ile ilgili çalışmayla ilgili bir haber yaptı. Önemli bir haber.

Gazete haberindeki resimlerden birinde, iş makinalarından birinin köprünün ayaklarındaki ve çevresindeki molozları temizlediği görülüyor. Eğer sadece molozları temizlemiyor da köprünün iki başında yer alan ve köprüye ayrı bir görünüm katan ve bugün ikisi kayıp(!) olan dikmeleri, köprü babalarını (sanat tarihinde ne denir bilmiyorum) arıyorlarsa, boşuna aramasınlar.  “sel aparmış Arpaçay’a götürmüş.” Bu işin latife kısmı, ama Kars Manşet’in yazdığı doğru. Bu taşları kim çalmışsa, çalmış, götürmüş, Arpaçay da Atatürk Anıtının önüne sağlı sollu olarak yerleştirmiş!

Bu taşlarla ilgili ihbarımı da 2017 yazında bizzat müzeyi ziyaretimde o dönemdeki müdür vekili arkadaşa yapmış, onlarla ilgilenmesini, onları oradan aldırmasını, onların asıl yerine konulmasının sağlanmasını istemiştim.  Kars Manşet’in bu haberiyle o konuda da bir şey yapılmadığını görmek üzüntü verici.

Albay Lake Köprüsü Kars’taki İngiliz sivil mimarisinin iki örneğinden biri. Diğeri yeşil kilise. Bu ikincisinin nerede olduğunu bilen kaç kişi var, bilmiyorum, ama 150 yılı aşkın bir zamandır var ve bırakın tescil edilmeyi, birçok kimsenin varlığından bile haberinin olduğunu sanmıyorum. 

Yazının başlığını görünce, acaba Karayolları ile ilgili olumsuz ne var? Sorusu aklınıza gelmiş olabilir, ama tersine Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerekir.

Kişilerden bağımsız olarak, Karayolları Bölge Müdürlüğü gerçekten güzel işlere imza attı bugüne kadar. Arada bir olmaz işlere de imza attı ama ben onun kurumdan bağımsız kişisel bir tasarruf olduğunu düşünüyorum.

Yaptığı güzel işlerin başında, dev Panel Köprüyü, Çamçavuş Köprüsünü yerinden kaldırarak Kars’a taşımak geliyor. Bence bu bile bu kurumu başarılı saymak için yeterli.

İkinci iş, bizzat benim kişisel başvuru ve gayretlerim sonunda, geçen yıl Kars’a getirtilen, “Katof” diye de bilinen, 1900 yılından kalma, türünün Dünya’da bilinen tek örneği olan buharlı yol silindirinin özenle taşınması olmuştur.

Gerçi bunun sonu biraz tatsız bitmişti. Çünkü benim dilekçemin Valilik makamı tarafından işleme konarak, Karayolları Bölge Müdürlüğüne gönderilmesi ile başlayan süreç, yine bizzat benim Kültür Bakanlığı’na yapmış olduğum başvuru ile “taşınır kültür varlığı” olarak tescilini talep etmem ve bu talebimin kabulü ile tamamlanmış, taşınır varlığının, tescili sağlanmışsa da kurumun başındaki yetkili iki önemli iki yanlışa imza atmıştı.

Bu konulardaki yazı ve açıklamalarım o günlerin basın haberlerinde yer almıştı. Burada bir kez daha açıklama yapma gereği duyuyorum:

Birincisi, Karayolları Bölge Müdürlüğünün, bu aracın bulunması ve tesbiti konusunda hiçbir katkısı yoktur. Talebim üzerine 64 yıldır gübre yığını içerisinde terkedilmiş halde bırakılan bu nadir araç, karayolları personelinin titiz ve gayretli çalışması ile bulunduğu Gülyüzü Köyünden alınarak kent turizmine katkıda bulunması amacıyla Kars’a getirilmiştir. Ancak yanlış bundan sonra başlıyordu. Yetkili bu aracı Karayolları’nın iç bahçesinde sergileyerek, önüne de bir takım hatalı ve hayali bilgilerle dolu bir plaket koyarak emeğimi yok sayma gayreti içine girmişti. Nedendir bilemem.

İkincisi ise Kültür Bakanlığı’nın tarafıma gönderdiği ve o dönemde basında da yer alan tescil belgesinde, bu kültür varlığının, “karayolları bakım ve ikmal atölyesinde muhafaza altına” alındığı belirtilmesine rağmen, bu tarihi taşıt, müze müdürlüğünden izin alınmadan, kişisel bir tasarrufla, olduğu yerden çıkartılarak, sadece karayolları personelinin görebileceği bir alana taşınmıştı ki, bu suçtu. Dönemin Müze Müdür Vekili Özlem Hanım’a bu durumu telefonla iletmiştim. Müdür Vekilinin girişiminden sonra olabilir, önündeki plaketlerden birinin kaldırıldığı bilgisini aldım. Şimdiki yerine taşınma işlemi için sonradan izin verildi mi, hala daha yasa dışı bir biçimde, tescil koşulları ihlal edilmeye devam ediyor mu, bilinmez!

Sevindirici olan şeyse sonunda Kars’a gerçekten duyarlı, işini seven bir Müze Müdürünün atanmış olması. Umuyor ve diliyorum ki bundan sonra “değerini bilmediğimiz” onlarca, yüzlerce “değerimize” karşı biraz daha duyarlı oluruz, sahip çıkar, ilgilileri uyarırız.”

karsta-tarihi-tas-kopru-onariliyor-(6).jpgarpacay-kaymakamligi-ataturk-aniti.jpg

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler