Prof.Yavuz ÖZTÜRKLER

Prof.Yavuz ÖZTÜRKLER

KARS’TA TUJ GİTTİ, ZAVOT GİTMESİN

KARS’TA TUJ GİTTİ, ZAVOT GİTMESİN

Kars’ta Tuj koyunu bitti derken Zavot sığırının da bitmek üzere olduğunu, bir gün beni arayan değerli araştırmacı Dr.Saadettin Yüksel’den öğreniyordum…

Dr.Saadettin Yüksel “Doğu Anadolu Araştırma Enstitüsü Hayvancılık Gen Araştırmaları Zavot Irkı Proje” lideri.

Zavot sığırının nesli tükendi derken Zavot ırkı ile birilerinin ilgileniyor olması mutluluk vericiydi. Saadettin bey Ardahan’da bir Zavot sürüsü oluşturduklarını, bundan sonra araştırmalarının kapsamını Ardahan’dan Kars’a kaydıracaklarını, kendilerine yardımcı olmamı rica ediyorlardı. Bu ricalarını memnuniyetle yerine getireceğimi belirttim ve ilk fırsatta görüşmek istediğimi söyledim.

Saadettin beyle Kars’ta görüştük, bilgi ve fikir alışverişinde bulunduk.

Ülke çapında son yıllarda hızla devam eden yerli ırkların ve melez ırkların kültür ırkları ile melezleştirilmesi projesinin dezavantajları hiç tartışılmadı.

Yerli ırkların durumu genişçe masaya yatırılmadı.

Yerli ırkların korunması  ile ilgili bazı teşvikler var ama, nasıl korunacağına ilişkin kalıcı ve etkili bir strateji var mı?

Sadettin beyi dinledikten sonra bu stratejinin aslında var olduğunu ve istenirse yerli ırkların hiç değilse kırıntılarının korunabileceği ümidine kapıldım.

Zavot veya Zavot benzeri sığır gittikçe azalıyor. Süt deposu olan, birçok hastalığa dayanıklı olan ve Kars yöresine çok iyi uyum sağlamış Zavot yok olmak üzere…

Saadettin bey’e göre, Ardahan’daki sığırlar içersinde sadece  %10’a yakını Zavot sığırına “benzer” morfolojik özellikleri taşımaktadır. Demek ki, saf Zavot bulmak çok zor…

19.yy’nın başlarında Alman, Estonya ve Ukrayna Step Sığırlarının karışımından elde edilen Zavot’un daha sonra Malakan’larla ülkemize sokulduğu ve süt verimi yüksek olduğu için Kaşar’ın ve Gravyer’in yapımında önemli bir kaynak teşkil ettiğini görmekteyiz.

Zavot sığırının 1974 yılında Avrupa Zootekni Federasyonu tarafından tescillendiği, Dünya Sığır İndeksine girdiğini biliyor muydunuz?

Eskiden adını iki güzel köyümüze veren Zavot sığırı’nı yozlaştırdığımızı anlayınca üzülüyoruz…

Ardahan’ın Kaz köyünde kazara özelliğini koruyan Zavot bir ineğin 30 Kg’a yakın süt verdiğini yine Saadettin beyden duyunca üzüntümüz daha da artıyor…

Her geçen gün yörede yeni bulaşıcı hastalıkların hortladığını görmek daha da kaygılandırıyor…

Saadettin bey’i dinlemeye devam ettiğimizde Ardahan’da taranan 280 sığırdan sadece 14 tanesinin bulaşıcı hastalıklardan ari çıktığını öğreniyoruz…

Zavot’un son ırksal kırıntılarını muhafaza etmek için herkesin elinden geleni sarf etmesi gerekir.

Zavot sığırını masaya yatırınca hayvan ıslahı programları ve projelerle ilgili şu soruların cevap bulması gerekmektedir?

Gen kaynakları ile oynarken fotoğrafın tümüne bakılıyor mu?

Hayvanlarımızı  ıslah edelim derken genetik zenginlik bozuluyor mu?

Hayvan ıslahı yaparken neleri kaybediyoruz?

Islah sonucu yeni hastalıklarla karşılaşıyor muyuz?

  İthal hayvanlarla ve tohumlarla birtakım hastalıkları  da ithal ediyor olabilir miyiz?

Sonuç olarak, bu soruların enine boyuna tartışılması, hayvansal genetik varlığımızın korunması ve bölgelere uyum sağlamış hayvansal varlığın kendi ırksal sınırları içerisinde ıslah edilmesi çok önem taşımaktadır.

Prof.Dr.Yavuz ÖZTÜRKLER

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof.Yavuz ÖZTÜRKLER Arşivi