Karabağ'a Ağıtlar Yakıldı

Karabağ'a Ağıtlar Yakıldı

Azerbaycan'ın bağımsızlık günü konserinde Karabağ'a ağıtlar yakıldı

 

Azerbaycan’ın Cumhuriyeti’nin Bağımsızlığını Yeniden Kazanmasının 20. Yıldönümü (18 Ekim 1991) münasebetiyle Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu tarafından Kars’ta düzenlenen “Bağımsızlık Günü” konserinde Dağlık Karabağ’a ağıtlar yakıldı. Nahçıvan Halk Oyunları ekibinden bir kız oyuncunun “Sarı Gelin” türküsü eşliğindeki gösterisi ise ilgiyle izlendi.
 
Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü Konferans Salonu’ndaki program saygı duruşu ve Türkiye-Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı.
 
Azerbaycan Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymanov, yaptığı açılış konuşmasına, Haydar Aliyev’in “Ot çaylarımız kurumasın, ağaçlarımız kesilmesin. Koy çıramız yansın, yaşasın Türkiye- Azerbaycan dostluğu, yaşasın Türkiye-Azerbaycan kardeşliği” sözüyle başladı. Türkiye’nin her zaman Azerbaycan’ın yanında ve arkasında olduğunu da belirten Süleymanov, Ermenistan ve Karabağ meselesine de değinerek, “Azerbaycan halkı dağlık Karabağ problemini barışçıl yollarla çözmek istiyor. Ama biz bununla beraber ordumuzu da askerimizi de güçlü tutmaktayız.” dedi.
 
AZERBAYCAN CUMHURİYETİ EKONOMİK İLERLEMESİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE DE BİRÇOK BAŞARIYA İMZA ATMIŞTIR
Başkonsolos Ayhan Süleymanov şöyle konuştu:
“Azerbaycan Cumhuriyeti ekonomik ilerlemesi ve uluslararası ilişkilerde de birçok başarıya imza atmıştır. Azerbaycan Cumhuriyeti bağımsızlığına tekrar kavuştuktan sonra bütün dünya devletleri ile ilişkiler kurmuştur ve bütün dünya devletleriyle barışçıl bir iletişim kurmuştur. Bu ülkelerin yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti bizim için çok önemli bir kardeş ve dost ülkedir. Azerbaycan devleti Türkiye Cumhuriyetine büyük önem vermektedir. Türkiye Azerbaycan ilişkileri ekonomik ve siyasi çıkarlara dayalı ilişkiler değildir. Türkiye Azerbaycan halkları arasında kan bağı mevcuttur. 
 
AZERBAYCAN CUMHURİYETİ’NİN ASKERE AYIRDIĞI BÜTÇE ERMENİSTAN CUMHURİYETİNİN TAMAMINA HARCANAN BÜTÇEDEN DAHA ÇOKTUR
Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si işgal edilmiş ve yaklaşık bir milyon insan kaçkın duruma düşmüştür. Ermenistan ile Azerbaycan arası ilişkilerde biz Azerbaycan olarak barış yolunu seçmişizdir. Azerbaycan barışsever bir millet olarak bilinmektedir. Ermenistan Cumhuriyeti ise Azerbaycan’ın bu barışçıl yaklaşımlarına olumlu cevap vermiyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in de söylediği gibi ‘Azerbaycan halkı dağlık Karabağ problemini barış yoluyla halletmek istiyor. Biz bununla beraber ordumuzu, askerimizi de güçlü tutmak zorundayız ve bu yönde çalışmalar yapılmaktadır.’ Bizim bütçemizde askeri harcamalar her yıl artırılmaktadır. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin askere ayırdığı bütçe Ermenistan Cumhuriyetinin tamamına harcanan bütçeden daha çoktur. Bu durumda barışçıl yaklaşımımızdan sonuç alamadığımızda harp yoluyla almamız da hakkımızdır. Ermenistan Cumhuriyeti Azerbaycan topraklarına tecavüz etmiş ve kardeş Türkiye Cumhuriyeti’ne de 1948 yılında toprak ve arazi iddialarında bulunmuşlardır. Bilindiği üzere Ermenistan Cumhuriyeti Türkiye Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü kabul etmeyerek altı büyük vilayetine göz dikmiştir. Azerbaycan ve Türkiye’nin kardeşliği Ermenistan’ın mantıkdışı fikirleri karşısında galip gelecektir. Azerbaycan bağımsızlığına Türkiye tarafından destek verilmiş ve tanınmıştır.”
 
TÜRKLERİN GÜCÜ, KUVVETİ VE SÖZÜNÜN DİNLENİRLİĞİ İSLAM RENGİNE BOYANDIKTAN SONRA 10 KAT DAHA ARTMIŞTIR
Kars Valisi Ahmet Kara da, “Türklerin gücü, kuvveti ve sözünün dinlenirliği İslam rengine boyandıktan sonra 10 kat daha artmıştır. Bunu da itiraf etmek gerekir. Rahmetli Aliyev’in hemen arkamızda yazılı sözünü aynen katılıyoruz. ‘Azerbaycan’ın bağımsızlığı ebedidir, sarsılmazdır, bölünmezdir.’ Öyle olmasını diliyorum ve Azerbaycan’ın ve bütün Türk devletlerinin bağımsız yaşamasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.” diye konuştu.
 
TÜRKLER İSLAMLA ŞEREFLENDİKTEN SONRA ÇOK DAHA BÜYÜK DEVLETLER KURMUŞTUR
Vali Kara daha sonra şunları söyledi:
“Güçlü bağımsız ve dünyada sözü dinlenen bir Azerbaycan Cumhuriyeti’nin varlığı devam etsin inşallah. Binlerce yıldır Türk Milletinin var olmasının sebepleri üzerinde durmak gerekir. Bir milleti millet yapan unsurları herkes biliyor. Biz bu unsurlarla Azerbaycan’la hep bir ve beraber olduk. Türkler eskiden beri Dünyada kahramanlıklarıyla ünlü milletlerdir. Türk Müesseselerinin İslam rengine boyandıktan sonra, gücü kuvveti ve sözü dinlenirliliği beş on kat daha artmıştır. Bunu da itiraf etmek gerekir. Türkler İslamla şereflendikten sonra çok daha büyük devletler kurmuş ve Dünya’yı medeniyetlere sarmış adalet dağıtmış ve dünyaya hükmetmişlerdir. Dolayısı ile bizim dünya durdukça durmamız, ebedi yaşayabilmemiz içinde milli ve manevi değerlere bağlı ve milli benliğimizden hiç kopmadan; çalışkan adil, dürüst ve dünya ile paralel yaşayabilen bir millet olma zorunluluğumuz vardır.
 
BAYRAKLARIMIZDAKİ ŞEREFLİ AY, HEM TÜRK’TÜR HEM DE MÜSLÜMANDIR. HİLAL ALLAH’IN BİRLİĞİNİ SİMGELER, YILDIZ İSE HAZRETİ PEYGAMBER’İN PEYGAMBERLİĞİNİ SİMGELER
Eğer bu prensiplerden dünya gidişatından koparsak, korkarım elimizde ki kutsal değerler bugün ki kadar elimizde olmayabilir. O açıdan biz hep inancımıza bağlı, inancımızı yaşayan hem de çalışmak fikrinden kopmadan, Türk milletinin geçmişine dair çalışmak zorundayız. Bilindiği üzere Çinlileri ele alırsak, Çinliler Türklerin güçleri karşısında Çin Seddi’ni yapmakla işin üstesinden gelemediklerini anlamışlar ve Türkleri bir birine düşürerek bu işin üstesinden gelmişlerdir. Türk Milletinin gücünden korkan devletler hepsi, nifak sokarak bir birine düşürerek amacına ulaşmıştır. Haçlılar, bütün Hıristiyan dünyası toplanarak, Türk dünyası üzerine yürümüşler. Ama hilali boğamamışlar. Bayraklarımızdaki şerefli ay, hem Türk’tür hem de müslümandır. Hilal Allah’ın birliğini simgeler, yıldız ise Hazreti Peygamber’in peygamberliğini simgeler. Dolayısı ile biz bu hilalin ve yıldızın büyüklüğünü devam ettirebilmesi için bizi biz yapan değerlerden hiçbir zaman kopmamamız gerekir. Eğer bu değerlerden kopmazsak, dünyada hiç kimse, ne 3.5 Milyon Ermeni nede bir başka devlet bizim ile baş edemeyecektir.
 
KARABAĞ, AZERBAYCANLILARIN NE KADAR ÜZÜNTÜSÜYSE BİZİMDE ÜZÜNTÜMÜZDÜR
Karabağ, Azerbaycanlıların ne kadar üzüntüsüyse bizimde üzüntümüzdür. Azerbaycanlıların bağımsızlık ne kadar onların sevinçleri ise bizimde sevincimizidir. Rahmetli Haydar Aliyev’in şu sözüne bizde aynen katılıyoruz; “Azerbaycan’ın bağımsızlığı ebedidir, bölünmezdir, sarsılmazdır” öyle olmasını diliyorum. Azerbaycan’ın ve bütün Türk Milletlerinin bağımsız yaşamasını niyaz ediyorum”
 
Konuşmalardan sonra Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Devlet Filarmonisi Halk Müziği Topluluğu tarafından ‘Bağımsızlık Günü’ konserine geçildi. Bağımsızlık ve kahramanlık şiirleri, “Azerbaycan” türkülerinin yanında Dağlık Karabağ’a ağıtlar yakıldı. Hak Oyunları ekibinden bir kız oyuncunun “Sarı Gelin” türküsü eşliğindeki dans gösterisi ise izleyenleri adeta büyüledi.
 
Etkinliğe Kars Valisi Ahmet Kara, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Azerbaycan Kars Konsolosu Ayhan Süleymanov, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Köylü, Adalet Komisyonu Başkanı Tamer Keskin, Emniyet Müdürü Cengiz Zeybek, Kafkas Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cavit Arslan, bazı STK temsilcileri ve davetliler katıldı.
(BA-BA-S) KARS (KHA) - BEDİR ALTUNOK
 
nuu.20111018162358..jpg
 
nuu.20111018162501..jpg

Önceki ve Sonraki Haberler