Bilgen: Engelsiz Bir Dünya Ümit Ediyorum

Engelli yurttaşlarımız  gündelik hayatta ve toplumsal yaşamda hiç kuşkusuz bir çok sorunla karşılamaktadırlar. Ancak, bu sorunların en başında, ayrımcılık gelmektedir. Ayrımcılığı yaratan ve engellileri ayrımcılığa tabi tutulduklarını hissettikleri en temel faktör ise, işsiz olmalarıdır. Engelli insanları, şehir ve toplumsal yaşamda üretime katmak, onların dışlanmışlık hisiyatını büyük ölçüde ortadan kaldıracaktır. Sosyal, ekonomik ve demokratik kültür açısından, gelişmiş ülkelerde, engelli insanlar hayatın ve toplumun en temel öznesidir. Bir ülkede gelişmişliğin özelliklerinden biride, engelli bireylerin, aile, okul, çevre ve toplumsal yaşam içindeki rolüne bağlıdır. Doğuştan yada sonradan bir engeli oluşmuş kişilerin, sosyal beceri ve yetenekleri açığa çıkartılıp, üretime katılmaları, devletlerin asli ve anayasal görevidir. Engelli yurttaşlarımızın günlük yaşam içinde karşılaştıkları o kadar çok sorun varki,  saymakla bitmez. Ancak temel olarak; dışlanmışlık, üretime katılamama, sağlık, eğitim, barınma ve ayrımcılığa tabi tutulma vb. sorunlardır. Bu tür sorunları ortadan kaldırmaya yönelik olarak, dünya standartlarında sosyal politikalar geliştirmek ve hayata geçirmek için, gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Engelli yurttaşlarımız ile hayatı birlikte paylaşmak için, en başta engeli olmayan insanlara sosyal sorumluluk eğitimi verilmelidir. Unutmamalıdır ki, herkes ve her insan birer engelli adayıdır. Bu bakımdan devlet ve hükümet, engelli yurttaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak, onları mutlu edecek, demokratik sosyal politikaları derhal hayata geçirmeli ve rehabilite edilmiş alan ve olanaklar sunarken, bizlerde onlarla ortak bir dünya ve ortak bir gelecek için, barış ve huzur içinde yaşamaya gayret ederek, sorumluluk almalıyız. Bende naçizane, sakatlar haftası nedeniyle engelli kardeşlerime, sevgi ve hürmetlerimi sunar, engelsiz bir yaşam ve engelsiz bir dünya ümit ediyorum.