Kars Kuyucuk Gölü'nde Kuş Türleri Artıyor

Kars Kuyucuk Gölü'nde Kuş Türleri Artıyor

KuzeyDoğa Derneği Başkanı Çağan Şekercioğlu, Kuyucuk Gölü’nde görülen kuş türünün 229’a ulaştığını söyledi. 10 ayrı ülkeden 20’ye yakın gönüllünün Kuyucuk’a geldiğini de belirten Şekercioğlu, bu bölgenin Dünya genelinde tanıtımı için illerinden fazlasını yaptıklarını ve yapmaya da devam edeceklerini ifade etti. 

KUZEY DOĞA DERNEĞİ DE GÖÇMEN KUŞLARI ARAŞTIRMAYA DA HIZLA DEVAM EDİYOR

KuzeyDoğa Derneği Başkanı Çağan Şekercioğlu, “Göçmen kuşlar Orta Doğu’dan, Afrika’dan dönüyorlar. Ve KuzeyDoğa Derneği de göçmen kuşları araştırmaya da hızla devam ediyor. Yaklaşık 10 ülkeden bir düzine gönüllümüz hatta 20’ye yakın gönüllümüz dört ayrı alanda farklı projelerle uğraşıyor.” dedi.

 BU SEZON KUYUCUK İÇİN İKİ YENİ KUŞ TÜRÜ KAYDETTİK

Şekercioğlu, “Şuan Kuyucuk Gölündeyiz. Kuyucuk halkalama istasyonunda halkalama çalışmaları devam ediyor. Ve bu sezon kuyucuk için iki yeni kuş türü kaydettik. Bunlardan en sonuncusu yeşil arı kuşu dediğimiz normalde bir tek Iğdır’da gördüğümüz bir türdür. Ve bunu halkalamak bizi çok mutlu etti. Ve bu da Kuyucuk Gölünün 229’ncu kuş türü oldu. Bunun dışında Aras Nehri Kuş Cennetinde de Iğdır’da birçok kuş halkaladık. Ve Aras nehrinde halkaladığımız kuş sayısı 44 bine yaklaştı. Aras Nehri Kuş Cenneti içinde yeni türler var. En sonuncusu dün halkaladığımız taş bülbülü dediğimiz iraniye iraniye çok güzel bir kuş türüdür.” diye konuştu.

TÜRKİYE İÇİN İLKLER GERÇEKLEŞTİRİYORUZ

Türkiye için ilkleri gerçekleştirdiklerini de anlatan Şekercioğlu, “Bunun dışında uydu vericileri ve coğrafi konumlama cihazları ile kuş göçlerini takip ediyoruz. Türkiye için ilkler gerçekleştiriyoruz. Geçen yaz Türkiye’de ilk kez uygu vericisi taktığımız küçük akbabalar küresel çapça soyu tehlikede olan bir türdür. Afrika2ya göçlerini tamamladı. Etiyopya’ya gittiler. Orada kışı geçirdiler. Ve üç kuştan bir tanesi geri döndü. Maalesef diğer kuş Irak’ta ölürken, bir tanesi de Etiyopya’da sinyal kesildi. Onunda maalesef öldüğünü sanıyoruz. Fakat geri dönmeyi başaran Iğdır isimli kuşumuz 7 buçuk ayda 20 bin km. den fazla bir mesafe kat ederek Türkiye’de göçünün tamamı, başından masonuna kadar saat saat uydu vericisiyle takip edilmiş ilk canlı türü oldu. Ve Aras Nehri Kuş Cennetine 5 Nisan’da geri döndü. Üzerimizden uçtu. Bu tabi bizi çok mutlu etti.” şeklinde konuştu.

ARAS NEHRİ KUŞ CENNETİ ŞUAN TUZLUCA BARAJIYLA YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDA

Araş Kuş Cenneti’nin nehre yapılacak barajla tehlikeye gireceğinden endişeli olduklarını da belirten Şekercioğlu, şunları söyledi:

“Hem göç eden, hem üreyen, hem kışlayan binlerce kuş için 247 tür şimdiye kadar tespit ettiğimiz, 247 kuş türü için çok önem taşıyan Aras Nehri Kuş Cenneti şuan Tuzluca Barajıyla yok olma tehlikesi altında. Yaklaşık 10 km. karelik bu kuş cennetinde 3700 km. karelik Van Gölünden daha fazla kuş türü kaydettiktik. Fakat bu baraj yapılırsa bu cennet tamamıyle yok olacak. 2 bin kişinin yaşadığı 3 köy yok olacak. Ve aynı zamanda bu sulama barajı projesinin detayına bakarsak bir mantığı olmadığını görüyoruz. Çünkü Iğdır gibi kurak ve çok erozyon alan bir ilimizde yapılacak bir sulama hem erozyonla dolacak, hem de buharlaşmayla büyük su kaybına uğrayacak. Hâlbuki Iğdır’ı boydan boya geçen Aras Nehrinden pompalarla su alınıp, verimli damlama sulamayla sulama yapılırsa he çok daha az su kaybı olacak hem Aras Nehri Kuş cenneti kurtulacak, hem de verim artacaktır. Çünkü damlama sulamanın pamuk verimini 3 kat arttırdığı bilimsel olarak ispatlanıştır. Ve biz bu çalışmalarımızla Aras Nehrini bilimsel önemini gösterdik. 2 Şubat’ta bu sene Orman Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu Türkiye’nin ilk sulak alan bilim teşvik ödülünü bize verdi. Kendisine teşekkür ediyoruz. Ama aynı zamanda bilimsel araştırmalarımı yaptığım sulak alanın Aras Nehri Kuş cennetinin yok olmamasını rica ediyorum Sayın Bakanımızdan. Kendisi geçen Haziran 2012’de “Aras Nehri Kuş cennetini korumak boynumuzun borcudur.” Sözünü verdi Büyük Milet Meclisinde. Ümit ederim kendisi bu sözünü tutar. Ve Iğdır’ın eko turizm cenneti olan Iğdır’ı dünyaya tanıtan bu kuş cennetini ve Iğdır’ın örnek köyü Yukarı Çıyrıklı’yı 45 m. su altında yok edilmeye barajla terk etmez. Biz Kuzey Doğa Derneği olarak Doğu Anadolu’da ki kuş araştırma ve göç araştırma çalışmalarımıza tüm kararlılığımızla devam etmeyi ümit ediyoruz tabi ki çalıştığımız alanlar yok edilmeyip korunursa. Arkamızda ki kuyucuk gölü yapılabilecek iyi şeyleri çok güzel bir örnek. 2004 yılında buraya ilk geldiğimde yaklaşık 40 bin kuş vardı. Ve şimdiye kadar 229 kuş türü kaydettik. 2005 yılında yaban hayatı geliştirme sahası ilan edildi. 2009 yılında Doğu Anadolu’nun ilk Türkiye’nin 13. ramsa alanı ilan edildi.  Kuzey Doğa Derneğinin başvurusuyla Avrupa seçkin turizm cenneti seçildi eko turizm için. Ve Türkiye’nin ilk kuş adası da Kars valiliğinin desteği ile kuyucuk gölünde ki eski yolu keserek yapıldı. Ve şuan gözlem kulesi bitmiş durumda. Kuyucuk köyü ziyaretçi merkezi bitmiş durumda. Ve bölge halkı da eko turizm konusunda çok heyecanlıdır. Yani bir alanın korunması, doğa alan korunması aynı zamanda bir bölgenin tanıtımı ve doğa turizminin gelişmesi, kalkınması için çok önemlidir. Ve biz aynı şekilde Aras Nehri Kuş cennetinde yok edilmeyip korunarak Iğdır’ın eko turizme tanıtım haline gelmesini istiyoruz. Zaten bir çok ulusal ve uluslararası haberde Aras Nehri Kuş cenneti Iğdır’ın bir tanıtım merkezi olarak Iğdır’a büyük bir tanınırlık sağladı. Ve bu kadar tanınmış kıymet gören bir yerin korunması, yok edilmemesi bizim en büyük ümidimizdir.”

DOĞU ANADOLU’NUN DOĞALLIĞININ KORUNMALI

Şekercioğlu ayrıca, “Bu alanda yapılan araştırmalar ve tanıtım faaliyetleri yanı zamanda Doğu Anadolu’nun, Kars’ın, Iğdır’ın, serhat illerimizin dünya çapında tanınıp birçok ülkeden ziyaretçinin de buraya gelmesine de vesile oluyor. Şuan Kuzey Doğa Derneği projelerinde aynı anda bir düzine ülkeden 20 küsur kişi Sarıkamış, Iğdır, Aras, Kuyucuk ve Kars merkezde çalışıyor. Ve bunlara örnek olarak benim Uta Üniversitesinden getirdiğim kendi doktora öğrencilerim gösterilebilir. Bu ikisi de Amerikalı. Ve bu bir bakıma tersine beyin göçü. Yani insanlar Kars’tan Doğu Anadolu’dan Amerika’ya gitmeye uğraşırken biz buraya ABD’den doktora öğrencileri getiriyoruz. Bölgenin doğasının kuşlarının memelilerinin yaban hayatının araştırılması için. Ve bu çok önemlidir. Tabi ki buraya gelen, çalışan öğrenciler ve gönüllülerde ülkelerine dönünce Kars’ı, Iğdır’ı Doğu Anadolu’yu, Türkiye’yi dünyaya tanıtıyorlar. Buranın doğasını tanıtıyorlar. Diğer kişilerin gelmesine vesile oluyorlar. Şuan ABD, İngiltere, tabi ki Türkiye, Kıbrıs, İspanya, Hırvatistan, İsviçre, İtalya, Fransa, Kanada ve Güney Afrika’dan Bu ülkelerden 20 gönüllü var. Yani bir düzine ülkeden bahsediyoruz. Bunlar ayı anda Kars ve Iğdır’da çalışıyorlar. Buna denk bir proje ya da dernek ben şuan düşünemiyorum Doğu Anadolu’da. Bu kadar tanıtım imkânı olan doğal alanların korunması ülkemiz için çok önemli ve benim için de en büyük ödül ülkemizin Doğu Anadolu’nun doğallığının korunması olacaktır.” dedi.

kha