Vatandaşın açılım yorumları

Bugün TBMM’deki Demokratik Açılım görüşmelerini televizyon ekranlarından takip eden vatandaşlardan birlik, beraberlik ve kardeşlik mesajları geldi. Vatandaşlar görüşmeyi fazla takip etmezken ülkede her şeyin huzur ve güven ortamı içinde halledilmesi gerektiğini ifade ederek, “Aslında hiçbir sorun yoktur. Herkes kardeştir” mesajını verdiler.

Açılım görüşmelerin yapıldığı saatlerde kahvehaneler ve işyerlerinde pek fazla kimse televizyonlarını açıp takip etmediler. Günlerdir ülke gündeminde olan ve ulusal gazete ve televizyonlarda sıkça dillendirilen açılım tartışmaları vatandaşın da farklı farklı yorumlarına neden oldu.

Yorumlar farklı olsa da ortak bir görüş meydana çıktı. Karslılar, “Bu birlik ve beraberlik ortamı zedelenmesin, kardeşlik zemini oynamasın. Türk-Kürt herkes kardeştir ve bir sorunda yoktur” dediler.

Vatandaşlardan Metin Cici, “Mesajımız, Türkiye Cumhuriyeti’ne Allah hangisini hayırlı ediyorsa onu biz onu istiyoruz. Türk’le Kürt kardeştir. Ölene kadar da kardeş kalacağız. Hiç ortalığı bulandırmasınlar. Sayın Başbakanımız ne diyorsa onun peşindeyiz. Allah işini rast getirsin. Türk, Kürt kardeşiz ve bir arada, iç içe yaşıyoruz. Hepimiz kardeşiz. Açılıma saygı ile bakıyoruz. Her şeye saygı duyuyoruz. Hükümetimiz ne diyorsa bizde ona varız. Biz bu açılımdan memnunuz” dedi.

Meclisteki görüşmeleri takip etmek yerine ayakkabı boyatan Derviş Özdemir, “Biz halimizden memnunuz, Halinden memnun olmayanlar çaresine baksın. Bizim açılımla ilgili bir sorunumuz yoktur. Aslında Türkiye’nin bu konuyla ilgili bir sordun yoktur. Aslında sorun nedir biliyorsanız siz bize anlatın. Neyin açılımını yapıyorlar. Ben açılımdan hiçbir şey anlamıyorum. Açılım ne olduğunu bile tam anlamadık. Tam olarak da anlatılmadı” şeklinde konuştu.

İşadamı Zafer Koçak da görüşlerini şöyle dile getirdi:

“Türkiye’nin bu karmaşadan kurtulması yazım. Yani insanların birbirini hor gördüğü, birbirini ezdiği, insanların öldüğü savaş ortamının son bulması gerekiyor. Türkiye’de yaşayanların bana göre isteyecekleri en büyük şeyin barış olması gerekiyor. Türkiye’de yayan bütün etnik yapıdaki insanların barış içerisinde, bir arada, kardeşçe yaşamalarının yollarının bulunması gerekiyor. Siyasi iktidarların her şeyden önce bunun altyapısını hazırlamaları gerekiyor. Bu birazcıkta siyasi iktidarların hedefleriyle ilgili. Bazıları çok daha ters bakabilir, önüne hedef koymayabilir ama bu Türkiye’nin bir sorunu, bu ülke hepimizin. Bu sorunu hep birlikte çözmemiz gerekiyor. Onun için buna böyle açılım denmesini de çok doğru bulmuyorum. Türkiye’nin bütün sorunlarını demokratça, aydınca, çağa yaraşır bir şekilde bütün bu ülkede yaşayanların haklarını koruyarak bu işe çözüm bulunabileceği inancını taşıyorum. Böyle bir yapılaşmanın olması gerekiyor. Herkes bu ülkede birbirine kardeştir ve de kardeşçe yaşamak zorundadır. Kimse kimsenin acı çekmesini istememeli. Bu herkes ve herkesim için geçerlidir”

Psikolog Dr. Cengiz Şıklı ise şunları söyledi:

“Açılımın Amerika tarafından hazırlanan Büyük Ortadoğu Projesi olduğuna inanıyorum. Türkiye’yi Sevr’e götürme, parçalama projesinin ir parçası olduğuna inanıyorum. Çünkü Türkiye’yi bir güç olarak kabul edemeyen Batı, Irak’ın Kuzeyini de Türkiye’ye görünümde dahil edip daha sonra Diyarbakır ve diğer alanları da katarak başka bir devlet kurma projesi peşindeler. Amerikan ordusundaki yayınların haritalarından da bunu biliyoruz. Bu açılım projesinin her ne kadar da demokratikleşmeyle ilgili görünüyorsa da Türk Halkının en çok güvendiği kurum olan Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı bir anti-pati uyandırma savaşını da yürüten başta Taraf Gazetesi olmak üzere iktidarın yandaşı olan medya organları da var. Adeta Mustafa Kemal’e ve onun kurduğu Cumhuriyete savaş açılmış. O yüzden ben bir aydın, bir Cumhuriyetçi olarak inanmıyorum. Ben Cumhuriyete ve Mustafa Kemal’in ilkelerine inanıyorum”

İşiyle meşgul olan bir ayakkabı boyacısı da, “Ben ekmeğimin peşindeyim. Her şeyi onurlu bir şekilde yapmak lazım. Kimse kimsenin onurunu incitmesin, kırmasın. Ne oluyorsa olsun” diye konuştu.