Heyelan değil, aşırı yağışlar!
Kars İl Afet ve Acil Durum Müdürü Oktay Aygan, Kars'ın Kağızman ilçesinde ev ve ahırlarda oluşan hasarın heyelan değil aşırı yağışlar nedeniyle meydana geldiğini söyledi.
Heyelan değil, aşırı yağışlar!
Kars İl Afet ve Acil Durum Müdürü Oktay Aygan, Kars’ın Kağızman ilçesinde ev ve ahırlarda oluşan hasarın heyelan değil aşırı yağışlar nedeniyle meydana geldiğini söyledi.
İlçede ilkbahar yağmurlarının şiddetli şekilde yağması nedeniyle bazı köy evleri ve ahırlarda büyük çapta hasar meydana gelmesiyle ilgili açıklama yapan Aygan, ev ve ahır sahiplerinin iddiasına göre hasarlara sebep olanın heyelan olmadığını savundu. Bu iddiaların doğru olmadığını, aşırı yağışlar nedeniyle toprak evlerin veya hayvan barınaklarının yıkıldığını söyleyen Kars İl Afet ve Acil Durum Müdürü Oktay Aygan, “Son günlerde çok kuvvetli ve yoğun sağanak yağışlar oluyor ve bununla ilgili uyarılar da alıyoruz. Kağızman bölgesinde biraz daha fazla yağışlar oluyor. Olayla ilgili bize bir kaç ihbar geldi. Bunlar heyelan değil, aşırı yağmurdan dolayı bazı toprak türlerinin çökmesinden meydana gelen olaylar.” dedi.
Aygan, bu konuyu Valilik imzasıyla Kağızman Kaymakamlığı’na bildirdiklerini de ifade ederek, “Diğer köy muhtarlığına, vatandaşlarımızın tamamına aynı şeyi bildirdik. Aşırı yağmurdan dolayı evini su basan insanlar tabi ki ilk olarak bizi arayacaklar. Afet yönetim merkezimiz 24 saat hizmet veren bir birim ancak bize çok ciddi ihbarların bildirilmesini istiyoruz. Çünkü; eve biraz su girmesi durumunda bize gelen ihbarlar bizim için ciddi bir iş ve zaman kaybı oluyor. Sahamızda yapmış olduğumuz çalışmalarda şimdiye kadar afet şeklinde nitelendirilebilecek bir olay vuku bulmuş değil. Temennimiz bundan sonrada durumun böyle devam etmesi.” diye konuştu.
Vatandaşların yine de duyarlı olması gerektiğini kaydeden Aygan, “Bizim kırsal kesimlerimizde yapı stoklarımız çok kötü. Yağmurun yağmasıyla taş duvarlar arasındaki çamurun erimesi ve yapısal bozukluklar nedeniyle yıkılmalar meydana gelebiliyor. Bu durumlar zarar ziyana neden oluyor ancak bu sayılıdırlar. Bu durum afet kavramının dışında olan bir durumdur. Bir köyde 100 hane var ama bir tanesi yıkılıyorsa bu afet değildir. Afetin genel hayata etkisi söz konusudur. Afet olarak değerlendirebilmemiz için olaydan yörede bulunan kesimin %10’undan fazlasının hasar görmüş olması gerekiyor. O nedenle ciddi ihbarlar üzerinde durmamız gerekiyor, şu ana kadar bir afet yaşanmış değil. Bizim telefon numaralarımız kaymakamlıklarda, muhtarlıkta mevcut. Biz gücümüzü tasarruflu kullanmak zorundayız. Personel sayımız sınırlı. 24 saat göreve hazır bir birimiz. Bizim ilgi alanımıza giren yaşam alanlarımızdır, yani köylerimiz, mezralarımız, ilçelerimiz.” şeklinde konuştu.
Aygan daha sonra şunları söyledi:
“Biz afet risklerini şimdi değil de daha önceden yapılan çalışmalarla yıllara yaygın olarak belirledik. Yani hangi yerleşim biriminde ne tür afetler var, ya da hiç afet yok şeklinde biz bunları sınıflandırdık. Afet riski taşıyan bölgelerimiz var. Bu riskler nedir mesela; heyelan, çığ düşmesi, kaya düşmesi, toprak kayması gibi riskler. Bu tür riskler taşıyan bölgelerimizde düzenli olarak jeolojik çalışmalar yapıldı ve bu alanların genişleyip, genişlemediği her yıl bizim tarafımızca kontrol ediliyor. Afete maruz bölgeler varsa, afetin genel hayata etkili olduğu yerlerde bulunan şahısları oradan çıkarıyoruz. Afetin genel hayata etkili olmadığı alanlarda da yine bakanlar kurulu kararıyla şahısların yaptığı izinsiz yapıları terk ederek daha emniyetli yerlere gidip konut yapmalarını öneriyoruz. Yaptığımız etütlerle de riskli alanları yaşam alanı olmaya kapatıyoruz. İstatistiksel bilgiler de var. Siz bana hangi köyü, hangi yerleşim birimini sorarsanız sorun ben size o yerde afet riski var mı yok mu, varsa risk nedir, risk alanı ne kadardır, yaşama kapatıldığına ve köyde tebligat yapıldığına dair bilgilendirmelerin tamamını size yapabilirim. Bunun bilgileri bizde mevcut.” kha