Kılıç: “Kars’ı, Sıla-i Rahim’in merkezi haline getirmeliyiz”

Volkan KARABAĞ

Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Kars Milletvekili Prof. Dr. Yunus Kılıç, Kars’ın tüm değerleriyle Sıla-i Rahim’in cazibe merkezi olması gerektiğine dikkat çekti.

Kars’ın Anadolu’nun ilk giriş kapısı olduğunu hatırlatan Kılıç, bu topraklarda 1 buçuk milyon şehidin verildiği kutsal topraklar olduğunu da belirten Kılıç, turizm destinasyonlarının da öneminde işaret etti.

Özellikle yıllar önce Kars’tan göçen ve bir daha doğduğu şehre dönmeyenlerin Sıla-i Rahim yaparak Kars’a gelmelerini sağlamanın da önemine vurgu yapan Kılıç, “Kars sınır ve Serhat şehri olduğu gibi aynı zamanda meşaggati ve zahmeti çok olan bir şehirdir. İklimle problemi olan 6 ay kışı yaşayan ve yazı hasretle bekleyen bir sınır şehridir. 1000 yıldır insanlarımız bu topraklarda yaşıyor. Bu toprakları canı pahasına koruyup vatan bellemiş ve bu günlere kadar taşımıştır. Karslının ülkemizin birliği ve bütünlüğü anlamındaki yeri de çok önemlidir. Kars Anadolu’nun ilk giriş kapısıdır. Kars’tan geçmeyen hiçbir kimse Türkiye topraklarına girmiş sayılmaz.  Aslında biz buraları daha da güzelleştirerek, gelinecek ve görülecek yerler haline getirerek, yaşanır kalınır yerler haline getirilerek aslında Sıla-i Rahim’in imkan tanıyoruz. Yani aslında Kars’tan yılar önce göçen ve araya çok zamanlar girdiği için belki buraları unutan ve ebeveynlerinin buradan geçtiğini hatırlamak durumunda olanlar için Sıla-i Rahim imkanı bulacakları topraklardır bu topraklar. Çünkü buralar kutsal topraklardır.  Sadece Kars ve çevresi coğrafyasında bir buçuk milyon şehit var. En son biz 90 bin şehitle Sarıkamış’ı biliriz.  Çok hafızalarımızda taze olduğu için acısı ve elemi mi çok fazla olduğu için bunu biliriz ve bunu hatırlarız. Ama 1064’te biliyorsunuz Anadolu’nun girişi Kars’tır. Alparslan’ın Anadolu’da ilk girdiği toprak Kars’tır. Hasan Harakani öncesinden gelen şehitlerimiz var. Bu topraklarda her metrekaresine 1 şehit düşecek kadar 1 buçuk milyon şehidi olan bir beldedir Kars. Elbette bu beldenin mağrur hale gelmesi lazım, bilinir hale gelmesi lazım ve dünyada hak ettiği değeri ve kıymeti görmesi lazım. Bunun yolu turizmdir. Biz buraları ne kadar görülebilir, gezilebilir ve gözlenebilir hale getirilirsek; insanlar gelecek bizim elçilerimiz olacak ve bir başkasına ihtiyacımız olmayacaktır. Onlar gittikleri yerlerde bizleri, Kars’ın tarihi doğal güzelliklerini tüm zenginliklerini anlatacaklar. En azından son 11 yılımızı hatırlıyorum. Evveliyatı var tabii bunu herkesin emeği var. 10 yıldır buraları daha görülebilir ve bilinir haline getirmek için olağanüstü bir gayretimiz var.  Biz şu anda üzerinde bulunduğumuz Kars Kalesi ve çevresinin güzelliğin oluşması için her taşında büyük emeklerimiz var. Bu gölge çok güzel bir hale geldi. Biz istiyoruz ki Doğu Ekspresiyle sonraki koyduğumuz Turizm Doğu Ekspresiyle, karayoluyla ve hava yoluyla, turlarla gezilip görülebilecek hale getirerek şehrimize değer katıyoruz. Biz insanımızın yaşam kalitesi artsın diye, esnafımızın işi artsın diye, özellikle gençlerimize istihdam alanları açılsın diye, kimseye ihtiyacı olması diye çaba sarf ediyoruz. Bunları sağlamak için de hayvancılıkla ve tarımla beraber bunun yolu turizmdir. O yüzden bizim nazarımızda turizm Kars'ta çok kıymetli bir sektördür. Bütün gayretimiz yöneliktir. Kars ve Karslı her şeyin en iyisine layıktır.” dedi.